Koş, çal, kazan...

İlk golü atan takım büyük ihtimalle maçı alır. Ama “Biz bu maçı alacağız” demekle olmuyor. Kazanmak için rakibinden çok koşacaksın, rakibinden daha fazla top çalacaksın ve ondan daha çok mücadele edeceksin!

Dean Saunders... Sadece 1 sezon oynadığı Galatasaray’da gönüllerde taht kurdu, taraftarlar onu hiç unutmadı. 1995-1996 sezonunda takımın başına geçen İskoç teknik adam Graeme Souness’in Cim Bom’a getirdiği golcü oyuncu, Liverpool ve Aston Villa gibi devlerdeki performansını Sarı-Kırmızılı kulüpte de sürdürmüştü.

Özellikle de Souness’ın Kadıköy’de Galatasaray bayrağını sahanın ortasına diktiği Türkiye Kupası Finali’nde Fenerbahçe’ye attığı zafer golüyle hafızalara kazındı Saunders. Şu sıralar Doncaster Rovers’ta teknik direktörlük yapan Galli futbol adamı, FANATİK için Süper Final’deki Fenerbahçe-Galatasaray derbisini yorumladı:

‘Tek handikap deplasman’

Maçın Kadıköy’de olması, Galatasaray için çok zor bir 90 dakika olacağının göstergesidir. Böylesine final müsabakalarında heyecan doruktadır. Heyecanına hakim olan, konsantrasyonu iyi olan, karşılaşmaya karakterini yansıtan maçı lehine çevirebilir. Böylesine büyük derbileri daha önce yaşamış oyuncular, yani tecrübesi olanların takımı toparlama görevi vardır...”

‘İstemek ayrı, yapmak ayrı’

“İlk golü atan takım büyük bir olasılıkla maçı da sonuna kadar götürebilir. İstatistik olarak da zaten ilk golü atan takım, maçı da yüzde 75 kazanır. Ama ‘biz bu maçı alacağız’ demekle de olmuyor. İstemek ayrı, yapmak ayrı... Kazanmak için rakibinden çok koşacaksın, rakibinden daha fazla top çalacaksın, rakibinden daha fazla ikili mücadele kazanacaksın ve en önemlisi rakibinden daha çok mücadele edeceksin! Tabii ki Galatasaray’ın kazanmasını isterim ancak sonunda iyi olan kazansın...”

Mehmet Demircan